728 x 90

Mesleki Kardiyovasküler Hastalıklar: Riskler, Nedenleri ve Önlenmesi

Mesleki Kardiyovasküler Hastalıklar: Riskler, Nedenleri ve Önlenmesi

Kardiyovasküler hastalıklar, her yıl yaklaşık 18 milyon ölüme neden olarak küresel olarak önde gelen ölüm nedeni olmaya devam etmektedir.

Kardiyovasküler hastalıklar, her yıl yaklaşık 18 milyon ölüme neden olarak küresel olarak önde gelen ölüm nedeni olmaya devam etmektedir. Sigara, kötü beslenme ve hareketsiz yaşam tarzı gibi kardiyovasküler riskler yaygın olarak kabul edilirken, mesleki maruziyetlerin ve işyeri ortamlarının kardiyovasküler hastalıkların gelişimindeki rolü yeterince tartışılmamaktadır. Mesleki kardiyovasküler hastalıklar, çalışma ortamında mevcut faktörlerin neden olduğu veya şiddetlendirdiği bir dizi kalp ve kan damarı bozukluğunu kapsar. Bu yazımızda, çeşitli mesleki risk faktörlerini, altta yatan mekanizmaları, risk altındaki meslekleri ve önleme stratejilerini araştırıyoruz.

Mesleki Kardiyovasküler Hastalıkları Anlamak

Mesleki kardiyovasküler hastalıklar, çalışma ortamıyla doğrudan bağlantılı veya çalışma ortamından ve işe bağlı faktörlerden önemli ölçüde etkilenen herhangi bir kalp veya damar bozukluğunu ifade eder. Bunlar iskemik kalp hastalığı, hipertansiyon, aritmiler, inme ve periferik arter hastalığını içerebilir. İş ve kardiyovasküler sağlık arasındaki bağlantı, fiziksel, kimyasal, psikososyal ve organizasyonel faktörleri içeren çok yönlü bir soruna işaret etmektedir.

Patofizyolojik Mekanizmalar

Mesleki faktörlerin kardiyovasküler sağlığı etkilediği yollar karmaşık ve birbiriyle ilişkilidir:

Otonom Sinir Sistemi Dengesizliği

Kronik stres, dengeyi sempatik baskınlığa doğru kaydırır, kalp atış hızını, kan basıncını artırır ve damar daralmasına neden olur.

Endotel Disfonksiyonu

Bazı kimyasallara veya titreşim gibi kronik stres faktörlerine maruz kalmak, kan damarlarının içyapısını bozarak ateroskleroz ve trombozu teşvik eder.

Metabolik Bozukluklar

Uzun sürelerle evden çalışma, vardiyalı çalışma ve stres, tüm yerleşik kardiyovasküler risk faktörleri olan insülin direncine, dislipidemiye ve abdominal obeziteye yol açabilir.

İnflamatuar Yanıtlar

Hem fiziksel hem de psikososyal mesleki maruziyetler, koroner arter hastalığı ve inme gelişiminde önemli bir itici güç olan sistemik inflamasyonu artırabilir.

Fiziksel ve Kimyasal Maruziyetler

Bazı işler, çalışanları kardiyovasküler sistemi olumsuz yönde etkileyebilecek fiziksel ve kimyasal faktörlere maruz bırakır:

Gürültü

İmalat, inşaat ve havaalanı operasyonlarında yaygın olan yüksek düzeyde gürültüye kronik maruz kalma, stres aracılı yollar yoluyla artan kan basıncı ve artan kardiyovasküler olay riski ile ilişkilendirilmiştir. Buna ek olarak, özellikle büyük şehirlerde trafik gürültüsüne kronik olarak maruz kalan çalışanlarda artmış işitme kaybı(1), mental sağlıkta olumsuz etkilenme(2) ve kardiyovasküler risklerde artış(3,4) olduğu ortaya konulmuştur. Yol trafiği gürültüsüne maruz kalma, %4 daha yüksek depresyon ve %12 daha yüksek anksiyete olasılığı ile ilişkilendirilmiştir. Gürültü kirliliğine kronik maruz kalma, hipertansiyon, miyokard enfarktüsü ve kalp yetmezliği risklerinin artmasıyla ilişkilendirilmiştir. Mekanik olarak, gürültüye maruz kalma oksidatif stresi, inflamasyonu, endotel disfonksiyonunu ve sirkadiyen ritim bozukluklarını tetikler. Bu süreçlerde nikotinamid adenin dinükleotid fosfat (NADP) oksidaz aktivasyonu, mitokondriya disfonksiyonu ve nitrik oksit sentaz ayrışması rol oynar ve bu da vasküler ve kardiyak hasara yol açar. Çalışmalar, kronik gürültüye maruz kalmanın alışkanlığa yol açmadığını (tolerans gelişmediğini) ve önceden kardiyovasküler hastalığı olanlar gibi hassas bireylerin ise özellikle savunmasız olduğunu göstermektedir. 2023 yılında yayınlanan büyük ölçekli Umbrella+ araştırması, yol trafiği gürültüsü ile çeşitli kardiyovasküler hastalık tanı grupları arasındaki ilişkileri doğrulamaktadır(5). İskemik kalp hastalığı, inme, hipertansiyon, aritmi ve kalp yetmezliğinin birleştirilmiş etki tahminlerinin (pooled effect estimates) analizi sonucu, fazladan her 10 dB yol trafiği gürültüsü başına %3,2’lik (95% CI: 1,1-5,2%) küresel kardiyovasküler hastalık riski artışı görülmüştür.

Titreşim

Motorlu araç veya makinalardan kaynaklanan elle iletilen titreşime (hand-transmitted vibration – HTV) uzun süre maruz kalmak, üst ekstremitelerin damarsal, nörolojik ve osteoartiküler sistemlerindeki bozukluklara ilişkin semptom ve bulguların artmasıyla ilişkilidir. Bu bozuklukların oluşturduğu komplekse el-kol titreşim sendromu denir(6). Titreşimli elektrikli aletleri kullanan çalışanların önemli bir kısmı el-kol titreşim sendromuna yakalanabilir. El-kol titreşim sendromu kronik ve ilerleyici bir hastalıktır. Morfolojik ve fonksiyonel araştırmalar, normal kalp atış hızından daha yüksek frekanslarda uyarılan damar hücrelerinin hücre şekli, dizilimi ve çoğalmasında değişiklikler gösterdiğini ve bunun da potansiyel olarak damar yeniden şekillenmesine yol açtığını ortaya koymaktadır. Ayrıca, titreşimler endotel ve düz kas hücrelerinin gen ifadesini düzenleyerek inflamasyon, oksidatif stres ve kas hipertrofisiyle ilgili yolları etkilemektedir(7).

Karbon Monoksit ve Kimyasal Maruziyet:

Karbon monoksitin solunması (motorlardan veya endüstriyel işlemlerden) dokulara oksijen iletimini azaltır ve aritmilere ve hatta ani kardiyak olaylara neden olabilir. Bazı endüstrilerde yaygın olan ağır metallere (kurşun, arsenik, kadmiyum), çözücülere ve pestisitlere maruz kalma, hipertansiyona ve vasküler hasara katkıda bulunabilir. 140 çalışmanın dâhil edildiği bir sistematik gözden geçirme araştırmasında, çalışmaların büyük çoğunluğunun hava kirleticilerine uzun süreli maruz kalma ile kardiyovasküler hastalık, özellikle iskemik kalp hastalığı ve inme riskinin artması arasında tutarlı bir ilişki olduğu konusunda fikir birliğine vardıkları görülmüştür(8).

Aşırı Sıcaklıklar

Aşırı sıcak veya soğuk ortamlarda çalışmayı gerektiren meslekler (dökümhane çalışanları veya açık havada çalışanlar gibi) kardiyovasküler sistemi zorlayarak kalp krizi ve felç riskini artırabilir. Dünyanın farklı iklim bölgelerindeki mevcut kanıtlara dayanan yakın tarihli bir meta-analiz, her 1 °C sıcaklık artışı için kardiyovasküler hastalık ile ilişkili ölüm oranında %2,1’lik bir artış olduğunu göstermiştir (göreceli risk [RR], 1.021 [95% CI, 1.020–1.023])(9).

Radyasyon

İyonlaştırıcı radyasyona maruz kalan sağlık çalışanları ve radyoloji teknisyenleri daha sonraki yaşamlarında onları kardiyovasküler hastalıklara yatkın hale getiren vasküler değişiklikler yaşayabilir. Çalışmalar mesleki olarak düşük doz iyonlaştırıcı radyasyona maruz kalmanın iskemik kalp hastalığına bağlı ölüm riskini arttırdığını göstermektedir. Yüksek doz maruziyetinde (>10 Gy) radyasyona bağlı akut mikrovasküler hastalık (küçük damarların zarar görmesi) ve kronik makrovasküler hastalık (koroner arterlerin etkilenmesi) belirtileri mevcuttur. Her iki patolojik süreç için de tanımlanan ana biyolojik mekanizma, metabolik sendrom ve yaşlanma gibi diğer maruziyetlerden kaynaklanan iskemik kalp hastalığı için tanımlanan patojenik sürece benzer şekilde, inflamasyonu takiben proinflamatuar sinyal kaskadları ve aterosklerotik değişikliklerdir. Orta ila düşük doz maruziyetine (<5 Gy) bağlı kardiyovasküler hastalıkların olası biyolojik mekanizmaları arasında endotel hücrelerinde hasar ve proinflamatuar yanıtlar yer alır (10).

Psikososyal ve Örgütsel Faktörler

Kardiyovasküler riske en önemli katkıda bulunanlar olarak işin psikososyal yönlerine giderek daha fazla vurgu yapılmaktadır:

İş Stresi

Genellikle sağlık, eğitim, finans ve acil durum hizmetlerinde görülen yüksek talepli, düşük kontrollü işler, kalıcı strese yol açabilir. Vücudun stres tepkisinin kronik aktivasyonu, kortizol ve adrenalin seviyelerini artırarak kan basıncını ve kolesterolü yükseltir, bu da aterosklerozu hızlandırabilir.

Vardiyalı Çalışma ve Uzun Çalışma Saatleri

Düzensiz saatler sirkadiyen ritimleri bozarak metabolizmayı, hormonal dengeyi ve damar fonksiyonunu etkiler. Araştırmalar, gece vardiyasında çalışanların ve aşırı mesai yapanların kalp krizi ve felç görülme sıklığının daha yüksek olduğunu gösteriyor.

İşyerinde Zorbalık ve Sosyal Destek Eksikliği

İşyerinde olumsuz sosyal etkileşimler psikolojik tabloyu kötüleştirir ve bu da davranışsal ve fizyolojik kanallar yoluyla kardiyovasküler riski artırır.

Önemle vurgulamak gerekir ki, belirttiğimiz fiziksel, kimyasal, psikososyal ve örgütsel faktörlerin çoğu zaman birden fazlası aynı zamanda, aynı kişi üzerinde etkili olabilmekte ve müdahele edilmesi / başa çıkması daha zor ve ölümcül bir durum haline getirebilmektedir.

Karoshi çok çalışmaktan ölmek -ya da ölümüne çalışmak-anlamına gelen Japonca bir kelimedir. Bu deyim ilerici tıp uzmanları, iş sağlığı ve güvenliği aktivistleri, sendikacılar ve avukatlar tarafından 1970’lerden bu yana kullanılmaktadır. Buna ek olarak 1980’lerin son yarısından bu yana Karojsatsu  intihar edercesine çalışmak) ta Japonya’da büyük bir sosyal sorun haline gelmiştir. Subaraknoidal kanama (%18.4), beyin kanaması ( %17.2), beyin enfarktüsü veya trombozu (%6.8), kalp krizi (%9.8), kalp yetmezliği (%18.7) ve diğer nedenler de (%29.1) dahil olmak üzere Karoshi ölümlerinin başlıca tıbbi nedenleri kalp krizleri ve inmedir. Her ne kadar farklı bir çalışma kültürüne sahip olsalar da, Japonya’ya ait bu veriler iş koşullarının yaşamı tehdit eden kalp ve damar hastalıklarına yol açmasının üzücü bir örneğidir.

Hassas Meslekler

Mesleki kardiyovasküler riskler tüm sektörlerdeki çalışanları etkileyebilse de, bazı meslekler özellikle savunmasızdır:

Acil Durum Müdahale Ekipleri

Polis memurları, itfaiyeciler ve sağlık görevlileri sık sık düzensiz programlar, yüksek stres ve fiziksel taleplerle karşı karşıya kalırlar. Acil durumlarda ani, yoğun efor, onları akut kardiyovasküler olaylar için risk altına sokar.

Sanayi ve İnşaat İşçileri

Bu sektörlerdeki çalışanlar gürültüye, toza, kimyasallara ve sert hava koşullarına maruz kalır ve bunların tümü kardiyovasküler riskin artmasına katkıda bulunur.

Sağlık Çalışanları

Radyasyon ve kimyasallara maruz kalmanın yanı sıra, sağlık çalışanları genellikle stresli koşullar altında uzun vardiyalarda çalışır ve bu da kardiyovasküler riskleri artırır.

Ofis Çalışanları

Düşük riskli olarak algılansa da, hareketsiz masa başı işleri yüksek zihinsel iş yükü, sıkı teslim tarihleri ve minimum fiziksel aktivite ile birlikte son yıllarda giderek artan evden çalışma uygulamaları da obezite, hipertansiyon ve metabolik sendrom riskini arttırabilir.

Mesleki Kardiyovasküler Hastalıkların Tanısı

Mesleki kardiyovasküler hastalıkların tanısı, bu hastalıkların çok faktörlü doğası ve semptomların sıklıkla gecikmeli başlaması nedeniyle zor olabilir. Görev tanımlarının, maruziyetlerin, çalışma programlarının ve psikososyal çevrenin ayrıntıları dâhil olmak üzere kapsamlı bir mesleki geçmiş çok önemlidir.

Temel adımlar şunları içerir:

  • Ayrıntılı sağlık ve çalışma geçmişi görüşmesi.
  • Fizik muayeneler, laboratuar testleri(12) ve kardiyovasküler risk değerlendirmeleri (13).
  • Kolesterol Profili (Total Kolesterol, LDL, HDL, Trigliserid): Kolesterol profili değerlendirildiğinde, sadece tek bir parametreye odaklanmak yerine LDL, HDL ve trigliserid düzeylerinin birlikte analiz edilmesi, bireyin kardiyovasküler risk faktörlerinin daha doğru bir şekilde belirlenmesine yardımcı olacaktır.
  • Kan Şekeri ve HbA1c: Kişinin glukoz metabolizmasını değerlendirmede yaygın olarak kullanılan biyobelirteçlerdir. Yüksek HbA1c seviyeleri, yalnızca diyabetin varlığını değil, aynı zamanda kalp-damar hastalıkları riskinin de arttığını işaret eder. Diyabet, damar yapısını olumsuz etkileyerek ateroskleroz sürecini hızlandırabilir ve kardiyovasküler hastalık riskini önemli ölçüde artırabilir.
  • Yüksek Hassasiyetli CRP (hs-CRP): Vücutta inflamasyon düzeyini ölçer ve damar duvarlarındaki iltihaplanmayı belirlemede kullanılır. Yüksek CRP seviyeleri, kalp krizi ve diğer kardiyovasküler olaylarla ilişkilendirilmiştir.
  • Troponin: Kalp kasında meydana gelen hasarın en hassas göstergelerinden biridir. Akut koroner sendrom ve kalp krizinin tanısında sıklıkla kullanılır. Yüksekliği böbrek yetmezliğinde de görülebileceğinden dikkatli değerlendirilmelidir.
  • Fibrinojen, homosistein, lipoprotein(a), beyin natriüretik peptid (BNP) ve D-dimer gibi biyobelirteçler, kardiyovasküler hastalıkların tanı ve risk değerlendirmesinde önemli parametrelerdir.
  • Framingham Risk Skoru, SCORE Risk Hesaplama Ölçeği, ACC/AHA 10 Yıllık Aterosklerotik Kardiyovasküler Risk Hesaplama, Q RİSK, Trigliserit-Glukoz İndeksi (TyG), Kardiyometabolik İndeks (KMİ) gibi başlıca kardiyovasküler risk değerlendirmeleri iş yeri hekimlerinin ve birinci basamak hekimlerinin kullanabileceği değerlendirme yöntemleridir.
  • Maruziyet değerlendirmesi (hava kalitesi izleme, gürültü seviyesi ölçümü, psikososyal anketler).
  • İş sağlığı uzmanları ve iş güvenliği sorumluları ile işbirliği.

Önleme ve Yönetim Stratejileri:

Mesleki kardiyovasküler hastalıkların önlenmesi, mühendislik kontrollerini, organizasyonel değişimi ve sağlıklı yaşam tarzlarının teşvikini birleştiren kapsamlı bir yaklaşım gerektirir.

Mühendislik ve Çevre Kontrolleri

  • Ses bariyerleri ve kişisel koruyucu donanımlar aracılığıyla gürültü maruziyetinin azaltılması.
  • Kimyasal solunmayı en aza indirmek için uygun havalandırmanın ve maskelerin kullanılmasının sağlanması.
  • Zorlu ortamlarda sıcaklık kontrollerinin uygulanması.
  • Güvenlik protokolleri aracılığıyla radyasyona ve tehlikeli maddelere maruz kalmanın sınırlandırılması.
  • Örgütsel ve Psikososyal Müdahaleler
  • Stres ve zorbalığı azaltmak için destekleyici bir çalışma ortamının teşvik edilmesi.
  • Makul iş yüklerinin, esnek zamanlamanın ve iş özerkliğinin teşvik edilmesi.
  • Stres yönetimi programları, danışmanlık ve dayanıklılık eğitimleri.
  • Düzenli molaların ve iş-yaşam dengesinin teşvik edilmesi.

Yaşam Tarzı Teşviki ve Bireysel Stratejiler

  • İş yeri sağlık programları aracılığıyla fiziksel aktivitenin desteklenmesi.
  • İş yerinde beslenme eğitimi ve daha sağlıklı gıda seçeneklerinin sunulması.
  • Sigara ve alkol kullanımı ile girişimlerde bulunulması.
  • Düzenli tıbbi kontroller ve kardiyovasküler risk taraması.

Hukuk ve Politika Perspektifleri

Mesleki kardiyovasküler tehlikelerin farkında olarak, birçok ülke işyeri maruziyetlerini kontrol etmek ve işçi sağlığını korumak için düzenlemeler çıkarmıştır. Avrupa Birliği İş Güvenliği ve Sağlığı Ajansı (EU-OSHA) 2025 başında Avrupa Birliği ve üye ülkelere işe bağlı kardiyovasküler hastalıkların tipleri, yaygınlığı ve nedenleri ile risk altındaki sektörler, meslekler ve çalışan grupları hakkında gözden geçirme ve nicel veri sağlanması için bir çağrı planlamıştır(14). Mevzuat, işverenlerin riskleri değerlendirmesini ve azaltmasını, sağlık gözetimi sağlamasını ve meslek hastalıklarını bildirmesini gerektirmektedir. Nedenselliği kanıtlamak hala bir zorluk olmakla birlikte, işle ilgili kardiyovasküler hastalıklar için tazminat yolu da açıktır.

Kaynaklar:

  • Barbosa ASM et al. Hearing loss among workers exposed to road traffic noise in the city of São Paulo in Brazil. Auris Nasus Larynx, Volume 32, Issue 1, 2005, Pages 17-21,
  • Hahad, O et al. Noise and mental health: evidence, mechanisms, and consequences. J Expo Sci Environ Epidemiol 35, 16–23 (2025).
  • Stephan P. Et al Long-Term Road Traffic Noise, Air Pollution, and Cardiovascular Disease: AIRCARD: A Prospective Cohort Study, JACC: Advances, Volume 4, Issue 6, Part 1, 2025,
  • Münzel T. et al. Noise causes cardiovascular disease: it’s time to act. J Expo Sci Environ Epidemiol 35, 24–33 (2025).
  • Engelmann, N. et al (2023). Environmental noise health risk assessment: methodology for assessing health risks using data reported under the Environmental Noise Directive (Eionet Report-ETC HE 2023/11, version 3). European Topic Centre on Human health and the environment.
  • Bovenzi M. Health effects of mechanical vibration. G Ital Med Lav Ergon. 2005 Jan-Mar;27(1):58-64. PMID: 15915675.
  • Carrara E, Soliveri L, Poloni S, Bozzetto M, Campiglio CE. Effects of high-frequency mechanical stimuli on flow related vascular cell biology. Int J Artif Organs. 2024 Aug;47(8):590-601.
  • Mayntz SP et al. Impact of air pollution and noise exposure on cardiovascular disease incidence and mortality: A systematic review. Heliyon, Volume 10, Issue 21, e39844
  • Singh N. et al. Heat and Cardiovascular Mortality: An Epidemiological Perspective. Circ Res. 2024 Apr 26;134(9):1098-1112.
  • Peters CE et al. Exposure to low-dose radiation in occupational settings and ischaemic heart disease: a systematic review and meta-analysis. Occup Environ Med. 2023 Nov 23;80(12):706-714.
  • https://amrcentre.org/karoshi-and-karojisatsu-in-japan/ (erişim tarihi: 24.07.2025)
  • Eği K, Coşkun MB, Yalçın M. Kalp ve Damar Sağlığı İçin Kan Tahlillerinin Önemi: Hangi Değerler Ne Anlama Geliyor. Mehes Journal. 30 Haziran 2025;3(2):12-22.
  • Çoruh E. Fazla Kilolu ve Obez Bireylerde Trigliserid/Glukoz İndeksi ve Kardiyometabolik İndeks ile Kardiyovasküler Risk Düzeyi ve Fiziksel Aktivite Arasındaki İlişkinin Değerlendirilmesi. Uzmanlık Tezi. ERZURUM-2024
  • https://osha.europa.eu/en/about-eu-osha/procurement/osha2025lvp0003-exa-work-related-cardiovascular-diseases-cvds-figures-exploratory-research-low-value-procedure (erişim tarihi: 22.07.2025)
Dr. Atilla Görk

Dr. Atilla Görk,  18 Aralık’ta Akhisar doğumludur.   Evli ve 1 kız çocuğu babasıdır. Bornova Anadolu Lisesini bitirdikten sonra, 9 Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun oldu. Mecburi hizmetini Şırnak / Beytüşşebap’ta yaptı. İzmir / Aliağa’da 3 yıl pratisyen hekimlik deneyimi sonrası İzmir Atatürk Eğitimve Araştırma Hastanesinde (Şimdi Kâtip Çelebi Üniversitesi’ne bağlı) Aile Hekimliği Uzmanlığı eğitimini aldı. Uzmanlık tezini gebelikte ilaç kullanımı üzerine verdi. Uzmanlıktan sonra 20 yıl ilaç sektöründe çoğunlukla uluslararası firmalarda medikal yöneticiliği yaptı. Araştırmacı İlaç Firmaları Derneği’nin (AİFD) Türkiye’de geliştirdiği ilk İlaç Tanıtım İlkeleri Kılavuzunun yazım ekibinde aktif görev aldı. Özellikle tanıtım temsilcilerine eğitim verme, hekimlere bilimsel sunumlar yapma, ilaç sanayiinde etik tanıtım ilkelerinin uygulanması, ilaç güvenliliği, klinik araştırmalar, farmakoekonomi, uluslararası bilimsel toplantıların medikal alt yapısı üzerine görevleri ve medikal yazarlık konusunda çalışmaları oldu. Emeklilikle birlikte İş Yeri Hekimliğine başladı. Heavy Metal, Hard Rock, jazz ve klasik müzik hayranı olan Görk, Amatör olarak bateri çalmaktadır. Halen Tez Medikal’de tam zamanlı İş Yeri Hekimi olarak çalışmaktadır.

Son Yazılar