Yüksekte çalışma ile ilgili daha önceki yazımızda güvenli bir çalışma için planlama gereklerine vurgu yapmaya çalışmıştık. Bu yazımızda da risk kontrol hiyerarşisine uygun bir yaklaşımla çalışma şekline karar verilmesi sırasında…
Yüksekte çalışma ile ilgili daha önceki yazımızda güvenli bir çalışma için planlama gereklerine vurgu yapmaya çalışmıştık. Bu yazımızda da risk kontrol hiyerarşisine uygun bir yaklaşımla çalışma şekline karar verilmesi sırasında doğru ekipmanın seçilmesinden bahsetmeye çalışacağız. Tüm doğru ekipman seçim kriterlerinin her birini ortaya koymak mümkün olmasa da genel hatları çerçevelenmeye çalışıp ve ülkemizdeki uygulama sorunlarından bazılarına değinilecektir.
Yüksekte çalışma kaçınılmaz olduğunda (çalışmayı zemin seviyesinde yürütmenin ekipman ya da tasarım değişikliği ile dahi bir yolu bulunamadı ise), düşmeleri önleyen çalışma sistemleri ikinci tercihimiz olmalıdır. Bunu sağlayabilmek için ise en uygun iş ekipmanını seçmelidir. Düşmelerin ve/veya malzeme düşmelerinin sonuçlarını hafifletmek, ancak düşme önleme sistemleri hayata geçirilemediğinde tercih edilebilir. Ancak pek çok durumda riski kabul edilebilir seviyeye indirebilmek için bu kontrollerin bir kombinasyonuna ihtiyaç duymamız mümkündür.
Düşme koruma ekipmanı seçimi:
Çalışma alanı: Eğim, zemin taşıyıcılığı, yüzey kayganlığı, alan yakınındaki yaya ve/veya araç trafiği gibi unsurlar mutlaka seçim sırasında değerlendirilmelidir. Örneğin iskele ile çalışmak yerine stabilizesi sağlanarak yükseltilebilen seyyar iş platformu (yazının kalan kısmında YSİP olarak geçecektir) kötü zemin koşullarında ya da engellerin aşılmasında tercih nedeni olabilir. Öte yandan erişilmeye çalışılan yükseklik, YSİP in kurulabildiği alan ve bu alanın erişilmeye çalışılan konuma yatay mesafesi de YSİP stabilizesini etkileyerek bizi iskele kullanımına yönlendirebilir.
Erişilmeye çalışılan mesafe: Benzer şekilde seçmek zorunda kalacağımız erişim ekipmanı ve tam vücut koşumunda da belirleyici olacaktır. Örneğin yüksek mesafelerde seyyar merdiven tercihi makul olmayacaktır.
Kullanım süresi ve sıklığı: Uzun süreli, daha yüksek frekanslı çalışma, daha yüksek bir düşme koruması standardını, örneğin bir merdiven yerine bir kule iskeleyi gerektirebilir.
Tüm bunların dışında erişim ekipmanı tercihlerimizde çalışma alanından tahliye ve kurtarma olanakları, erişim ekipmanının kurulum ve sökülmesi sırasında ek risk yaratıp yaratmadığı, seçilmesi planlanan ekipmanın koruyucu bakımlarının üretici tavsiyeleri doğrultusunda yapılıp yapılmadığı gibi pek çok farklı kriter de doğru ekipmanın seçilmesinde değerlendirmeye alınmalıdır.
Doğru Ekipman Seçiminde Ülkemize Has Sorunlar
Global İSG literatüründe düşme önleyici ekipmanlar başlığında genellikle korkuluk (geçici kenar koruma ya da kalıcı sistemler), iskeleler, YSİP’ler vb. yer alır. Ancak bu ekipmanları düşme önleyici olarak sıralayabilen ülkelerde ‘standart dışı’ üretimin söz konusu olmadığını da belirtmemiz yerinde olacaktır. Örneğin ülkemizde cephe iskelelerinin TS EN 12810-1 standardında olması yasal olarak mecburi iken yazının kaleme alındığı Mart 2025 itibarı ile Türk Standartları Enstitüsü veri tabanına göre bu standarda sahip iskele firması sayısı sadece 51’dir. Elbette ülkedeki iskele üreticisi sayımız bunun kat be kat üstündedir. Aynı durum YSİP’ler için de hatta yükseğe erişim ekipmanları dışındaki pek çok konu başlığı için de geçerlidir. Testi yapılmamış, üretim şartları belli olmayan ekipmanlarla düşmeleri önlemeyi beklemek oldukça iyimser bir yaklaşım olacaktır.
Yine bu erişim ekipmanlarının bakımları, parça değişimi gibi hususlarının üretici tavsiyeleri doğrultusunda takip edildiği rijit sistemlerden mahrum olduğumuz da bu erişim ekipmanlarının operatörleri ve/veya kurum söküm elemanları (iskele) yeterliliklerinin de noksan olduğu ülkemize has sorunlar arasına eklenebilecek pek çok maddeler arasında yer almalıdır.
Son olarak düşme önleme ekipmanlarının nasıl doğru şekilde kurulacağı, kullanılacağı ve bakımı yapılacağı konusunda çalışma prosedürlerinizin olması gerektiğini ifade ederken, bunları kullanmadan önce tüm yüksekte çalışmaların düzgün bir şekilde planlandığından, erişim ekipmanlarının asla aşırı yüklenmeyeceğinden ve kullanan herkesin yeterliliğinin teyit edilmesinin sağlandığı, erişim ekipmanlarının üreticilerin kılavuzlarında belirttiği kullanım, depolama, bakım vb. şartlarının gerçekleştiği bir sisteme sahip olmamız gerektiğini hatırlatmak yerinde olacaktır.