728 x 90

Yüksekte Çalışma

Yüksekte Çalışma

Yüksekte çalışmalar hem dünya genelinde hem de ülkemizde ölümlü ve/veya fatal kazaların en büyük dilimini teşkil ediyor.

Yüksekte çalışmalar hem dünya genelinde hem de ülkemizde ölümlü ve/veya fatal kazaların en büyük dilimini teşkil ediyor. Bu yazı fatallik oranı bu derece büyük olan bu konunun ele alınması ve yaklaşımda değiştirilmesi gerekenleri vurgulamayı; özetle ‘yüksekte çalışmalara giriş ve planlama gereklerini’ temel hatları ile çerçevelemeye çalışacaktır.

Yüksekte çalışma ‘seviye farkı bulunan ve düşme sonucu yaralanma ihtimalinin oluşabileceği her türlü alanda yapılan çalışma’ olarak tanımlanmıştır. Bu tanım yüksekte çalışmaların yürütülmesinde aklımıza ilk olarak gelen koruma önlemi ‘tam vücut koşumu’ ise anlamsızlaşacaktır. Zira 10 cm de bir seviye farkıdır ve bu mesafede tam vücut koşumunu kullanmaya çalışmanın bir faydası olmayacaktır. Ancak tüm yüksekte çalışmaların ‘tam vücut koşumu’ ve ona bağlı sistemlerle (yatay, dikey yaşam hatları vb.) yönetilmeye çalışılması sadece bu nedenle ideal bir tercih olmaktan uzak değildir. Aynı zamanda tam vücut koşumu ve buna bağlı sistemlerin teşkil edilmesinde söz konusu ekipmanların ‘koruma görevini yerine getirebilmesi çalışanın sürekli bağlı kalarak (ankrajlanarak) çalışmasının (örneğin yer değiştirme ve hareket etme sırasında) sağlanıp sağlanmadığı, yine çalışanın bunları doğru kullanıp kullanmadığının, seçilen bu ankrajların ve/veya tam vücut koşumunun birlikte çalıştığı diğer yüksekte çalışma ekipmanların tedarik ve montajında tam uygunluk gibi pek çok detayın birlikte sağlanması gerekecektir.

Tam vücut koşumunun kusurlara bu kadar açık olduğu halde bu kadar yaygın kullanım alanı bulmasının temel nedeni diğer önlemlere kıyasla daha uygun maliyeti olması, daha az planlama ve hazırlık gerektirmesi olduğunu söyleyebiliriz.

Öte yandan gerçekten planlanmış bir yüksekte çalışma faaliyetinde tam vücut koşumundan önce değerlendirilmesi gereken hususlar bulunmakta. İlk olarak işin ya da ekipmanın yapılış şeklinin değiştirilerek söz konusu çalışmanın zemin seviyesinde yürütülmesi, bu mümkün değilse yüksekte çalışma gerektiren işin süresi ve çalışan sayısının azaltılmasının mümkün olup olmadığına bakmak gerekmektedir. Çalışmanın zemin seviyesine alınmadığı durumlar için ise tercih edeceğimiz öncelikli önlemler -bir başka yazımızda detaylandırmaya çalışacağımız- düşme önleyici önlemlerden tercih edilmelidir. Yukarıda bahsedilen her iki önlemin de alınmasının söz konusu olamadığı senaryolar için ise tam vücut koşumu gibi ekipmanlar -ki bu durumda düşme durdurucu olarak görev yapacaklardır- kullanılmasının kaçınılmaz olduğu durumda düşme mesafesini ve/veya düşmelerin etkisini azaltacak türde önlemlerin tasarlanmasına geçilmelidir.

Planlamanın kaçınılmaz bir unsuru olarak yüksekte çalışılacak alana erişim şekli tasarlanmalı ve bu erişimde yükseğe çıkarken ya da inerken çalışan(lar)ın atlama, zıplama gibi önlem zafiyeti bulunan bir alandan geçiş yapmaları önlenmelidir.

Hem yükseğe erişimde kullanılan ekipmanlar hem iş için kullanılacak ekipmanlar hem de düşmeden korunma için kullanılacak ekipmanların iyi durumda, iş için yeter taşıyıcılıkta, bakım ve kontrolleri yapılmış olması konusu yine üzerinde durulması gereken başlıklardan biri olarak ele alınmalıdır.

Yüksekte çalışmaların planlanmasında çalışmanın güzergâhındaki zeminlerin taşıyıcılıkları (örneğin kırılgan yüzeyler bulunuyor mu?), malzeme istifi gibi gerekler varsa yine bu zeminlere aşırı yükleme yapılmamış olduğunun teyit edilmesi, planlamaya sadece düşebilecek çalışanların değil, aşağıya düşebilecek malzemelere karşı önlemlerin de dahil edilmesi yerinde olacaktır. Mümkünse malzeme düşmeleri engellenmeli ve acil bir durumda yüksekte çalışılan her alan için kurtarma ve tahliyenin ne şekilde gerçekleştirilebileceği dahil edilmelidir.

Çalışmanın gerçekleştirilmesi için uygun hava koşullarının gözetilmesi, yüksekte çalışacak kişilerin sağlık durumlarının buna uygun olması ve sadece yürütecekleri iş ile ilgili ehil olmaları değil aynı zamanda yükseğe eriştikleri ekipmanların ve yüksekten çalışma ile ilgili tüm koruma ekipmanlarının güvenli kullanım şekillerini ve kullanım kısıtlarını bilmeleri de sağlanmalıdır.

Yüksekte çalışma hemen her sektörde farklı yoğunluklarda gerçekleştirilen bir faaliyet olarak bu planlama gereklerinin işin yürütümünden sorumlu olan tüm taraflarca sağlanması ile güvenle gerçekleştirilebilir.

Manlift sepetinin içinde belinden dışarı doğru sarkmış bir çalışanın tespit edilmesi bize çalışanın güvensiz davranışından çok erişim için seçilen ekipmanın erişilmeye çalışılan alan için yeter uzunlukta olmadığı ya da erişilmeye çalışılan alana zemindeki engel vb. nedeni ile yeteri kadar yaklaşamamış olduğu ve bu çalışmanın uygun şekilde planlanmamış, iş için ‘doğru’ erişim ekipmanının seçilememiş olduğunu ifade etmelidir.

Bu durumda elbette çalışanın güvensiz davranışı da söz konusudur. Ancak İş Güvenliği profesyonellerinin eksikliği tam ve doğru tespit edemediği her durumda bu çalışmalar kalıcı düzeltilemeyecek, anlık olarak benzer sıkıntılar tekrarlana gelecektir.

Bu anlamda aslında belki de değişmesi gereken konuya bakış açımız olabilir mi? İlerleyen yazılarda bunu irdelemeye devam edeceğiz.

Beste Arslan Ardıç