728 x 90

Solunum Fonksiyon Testleri

Solunum Fonksiyon Testleri

Günlük pratiğimizde “Spirometre” adı verilen standart cihazlar ile yapılan solunum fonksiyon testleri, kişinin veya hastanın belli bir zaman dilimi içerisinde yaptığı manevralarla…

Doç. Dr. Ayşe Coşkun Beyan
Göğüs Hastalıkları Uzmanı / Dokuz Eylül Üniversitesi İş ve Meslek Hastalıkları Bilim Dalı

Uzm. Dr. Elif Reyhan Şahin
Erzurum Şehir Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı / İş ve Meslek Hastalıkları Uzmanı

Günlük pratiğimizde “Spirometre” adı verilen standart cihazlar ile yapılan solunum fonksiyon testleri, kişinin veya hastanın belli bir zaman dilimi içerisinde yaptığı manevralarla, soluyarak akciğerlerine aldığı ve verdiği havanın hacmini ölçen fizyolojik bir testtir(1).

Hava yolu hastalıklarının tanısı, uygulanan tedavinin başarısı ve izleminde ve ameliyat öncesi fonksiyonel kapasitenin belirlenmesinde sıklıkla kullanılmakla birlikte, bilinen bir hastalığın veya mesleki ve çevresel faktörlerin akciğer fonksiyonları üzerine etkisini değerlendirmede, maluliyet değerlendirmesinde, epidemiyolojik ve klinik araştırmalarda toplum sağlığını değerlendirmek amacıyla da kullanılmaktadır.

Solunum fonksiyon testi fiziksel olarak yorucudur. Spirometride kullanılan zorlu ekspirasyon manevrası, göğüs, karın ve kafa içi basınçları artırır ve kalp kası daha fazla yorulur. Bu fizyolojik sonuçlardan olumsuz etkilenebilecek tıbbi durumu olan çalışanlar için dikkatli olunmalıdır. Birinci basamak sağlık hizmetlerinde test yapılmasını engelleyebilecek bir hastalığı olan çalışanların, daha deneyimli merkezlerde ve gerektiğinde acil bakım imkânına erişimin sağlanabileceği bir akciğer fonksiyon laboratuvarında test yaptırması gerekmektedir. Ayrıca, spirometri aktif katılım gerektiren bir test olduğundan, manevraları anlayamama, teknisyenin talimatlarını takip edememe, demans veya bilinç bulanıklığının olması gibi durumlarda hekim kararı ile testlerin yapılması ve değerlendirilmesi uygundur (2, 3).

Amerikan Solunum Derneğinin solunum fonksiyon testleri standardizasyonu için 2019 yılında yayınladığı rapora göre testin uygulanmadan önce göz önünde bulundurulması gereken rölatif kontraendikasyonlar şu şekildedir (3):

1. Artan kalp kası ihtiyacı ve kan basıncı değişikleri nedeniyle

  • Son 1 hafta içerisinde kalp krizi geçirmiş olma
  • Sistemik hipotansiyon veya ağır hipertansiyon
  • Kalpte ritm bozuklukları
  • Kontrol altında olmayan kalp yetmezliği
  • Kontrol altında olmayan pulmoner hipertansiyon, akut kor pulmonale
  • Klinik olarak stabil olmayan pulmoner emboli
  • Zorlu ekspiryum veya öksürük ile ilişkili senkop hikayesi

2. Kafa veya göz içi basınç artışı nedeni ile

  • Serebral anevrizma
  • Son 4 hafta içerisine beyin ameliyatı geçirme
  • Semptomları devam eden kontüzyon
  • Son 1 hafta içerisine göz ameliyatı geçirme

3. Sinüs ve orta kulak basınç artışı nedeni ile

  • Son 1 hafta içerisinde sinüs cerrahisi veya orta kulak cerrahisi veya enfeksiyonu

4. İntratorasik ve intraabdominal basınç artışı nedeni ile

  • Pnömotoraks varlığı
  • Son 4 hafta içerisinde göğüs içi cerrahi geçirme
  • Son 4 hafta içerisinde karın içi cerrahi geçirme
  • Geç dönem gebelik

5. Enfeksiyon Kontrol Konuları

  • Aktif veya şüpheli bulaşıcı solunum veya sistemik enfeksiyon varlığı
  • Enfeksiyon bulaşına neden olabilecek fiziksel durumlar (hemoptizi, yoğun sekresyon, ağız içi yara, ağız kanaması, vb.)

SOLUNUM FONKSİYON TESTİ LABORATUVARI VE ÖZELLİKLERİ

Laboratuvar Ortamı: Solunum fonksiyon testinin gerçekleşeceği yer, testin uygulanacağı kişi için fazladan stres oluşturacak derecede küçük veya havasız olmamalıdır. Laboratuvarda kişinin kendini rahat hissedeceği, ayrıca cihazların doğru çalışmasını da sağlayacak uygun ısı (17-24°C), nem (%50-60) ve havalandırmanın olması gerekmektedir(4).

Teknisyen ve Hekim: Solunum fonksiyon testi laboratuarından sorumlu hekim, kullanılan cihazlar ve testlerin yorumlanması konusunda yeterli bilgi ve deneyim sahibi olmalıdır. Tercihen her test hekim gözetiminde yapılmalı, eğer bu mümkün değil ise hekime ulaşabilmenin en kolay yolu önceden belirlenmiş olmalıdır. Ayrıca acil durumlarda kullanılması gereken ilaç ve teçhizat kolayca ulaşılabilecek şekilde hazır bulundurulmalıdır. Teknisyenler, laboratuarın günlük işleyişinde önemli bir yere sahiptir. Cihazların kullanımı, testlerin uygulanması, testi yapılan kişi ile sağlıklı iletişim kurulması açısından eğitimli ve deneyimli bir teknisyen olması, ulusal kongrelerde düzenli olarak yapılan yenileme kurslarına katılım sağlamaları çok önemlidir(5,6) Cihazın kalibrasyonu için 3 lt’lik standart kalibrasyon şırıngası kullanılmalı, ayrıca yıllık olarak yapılması gereken bakım ve kalibrasyonlar da ihmal edilmemelidir.

İnfeksiyon Kontrolünün ve Hasta Güvenliğinin Sağlanması: Solunum fonksiyon testi sırasında damlacık geçiş yolu, doğrudan temas veya kirli aletler ile bulaş riski olabilmektedir. Bu nedenle belirtilen risklere karşı önlem alınması önem arz etmektedir. İşlem sırasında teknisyenin tercihen her hastada, özellikle infeksiyon bulaş riski yüksek olan hastalarda temiz eldiven takması sonrasında elleri yıkaması önerilir.

Ağızlık ve burun mandalının (Şekil 1) tek kullanımlık olanları tercih edilmeli, eğer bu mümkün değilse hastanın soluduğu ağızlık, tüp ve kapaklar her testten sonra değiştirilmelidir. İnfekte olduğu bilinen hastalara solunum fonksiyon testi yapılması gerekiyorsa bakteri ve kalibrasyon filtreleri kullanılmalı, özellikle tüberküloz gibi yüksek risk grubu olan hastaların testleri ayrı bir ortamda ve günün sonunda yapılmalıdır. Kullanılan malzemenin ayrılmasına ve sterilizasyonuna dikkat edilmelidir. Reverzibilite testi yapılacaksa tek kullanımlık ağızlık ve verilecek ölçülü doz inhaler için tek kullanımlık hazne önerilir. Her ne kadar vücut sıvıları ve kan infekte kabul edilse de Hepatit B ve HIV bulaş riski çok azdır. Cihaz temizliği için üreticilerin tavsiyelerine uyulmalı, temizlik sonrası kalibrasyon işlemi ihmal edilmemelidir(7,8).

Şekil 1. Tek kullanımlık burun mandalının uygulanması

TEST ÖNCESİ YAPILMASI GEREKEN HAZIRLIKLAR

Solunum fonksiyon testinin doğru yapılması ne kadar önemliyse test öncesi uyulması gereken kurallara dikkat edilmesi de bir o kadar değerlidir. Test yapılacak kişinin önceden bilgilendirilmesi ve test öncesi yapılması gereken hazırlıklara uyulup uyulmadığı kontrol edilmelidir.

Solunum fonksiyon testi yapılacak kişi, test öncesi en az 1 saat boyunca sigara, elektronik sigara, nargile içmemeli, yoğun egzersizden kaçınılmalıdır. Testten en az 8 saat önce alkol gibi teste uyumu, iletişimi ve anlaşılmayı zorlaştıracak, zihinsel fonksiyonları etkileyebilecek herhangi bir madde/ilaç almamış olmalıdır. Solunum yolu ile ilgili ilaç kullanımı olan kişilerin tedavileri hekim tarafından mutlaka değerlendirilmeli, kullanılan ilaca göre testten ne kadar süre ile ara verileceğine yine hekim tarafından karar verilmelidir. Test öncesi en az iki saat aç kalmalı ve bir saat öncesinden de ağır egzersizden kaçınılmalıdır. Kişi solunum manevralarını engelleyecek derecede dar olan kıyafetler giymemelidir. Diş protezleri tam oturmuyorsa veya gevşekse çıkarılması uygun olacaktır (3,6,9).

Solunum fonksiyonları yaşa, cinsiyete, vücut ölçülerine (boy, kilo) ve ırklara göre değişiklik gösterdiğinden kişinin tüm bilgileri doğru kaydedilmelidir. Boy ve kilo ölçümü solunum fonksiyon testi öncesinde laboratuarda yapılmalıdır. Erkeklerde solunum fonksiyonları aynı yaş ve boydaki kadınlara göre daha yüksek bulunmakta, ırklara göre de değişiklikler görülmektedir. Test öncesi hastanın yaşı, cinsiyeti, boyu ve kilosuna uygun olarak saptanan prediksiyon değerleri, test sırasında elde edilen değerler ile karşılaştırılarak yorumlanır. Solunum fonksiyon testi ayakta da yapılabilmekle birlikte ani düşme veya bayılma gibi durumlar gelişebileceği için testin oturarak yapılması önerilir. Obez kişilerde oturur pozisyonda diyafram kasının akciğerlere yapacağı baskı artacağı için test ayakta yapılabilir(10).

Yapılacak testin amacı ve test manevrası mutlaka anlatılmalıdır ve ardından testi yapacak kişinin spirometri manevrasını yaparak hastaya göstermesi gerekmektedir. Testten hemen önce spirometrenin ucuna her hasta için yeni bir ağızlık takılmalı ve hasta dik oturur konumda iken burun mandalla kıstırılmalıdır. Hastaya en az üç test yaptırılmalı, eğer sekiz test yapılmasına rağmen kabul edilebilir bir sonuç elde edilemiyorsa test sonlandırılmalıdır. Standart spirometre manevrası maksimum ve derin bir inspirasyondan (soluk alma) sonra yapılan maksimum zorlu ve hızlı bir ekspirasyon (soluk verme) olarak tanımlanabilir. Talimatlar sıra ile ve yüksek ses ile verilmelidir. Testi yapan kişi, önce sakin bir şekilde nefes alıp verirken; nefes vermenin sonunda zorlu, derin ve hızlı bir şekilde nefes alır. Sonrasında “hızlı, zorlu ve sonuna kadar nefes ver” komutu ile hasta nefes verir. Testin en uygun şekilde yapabilmesi için teknisyen kişiye test öncesinde ne yapılacağını ayrıntılı anlatmalı, test esnasında koçluk yaparak, hastanın manevrayı uygun yapabilmesine yönelik bedensel ve sözel destek vermelidir. Bu şekilde testin doğruluğu arttırılır(11).

En iyi FVC ve FEV1 değerleri arasındaki fark 150 ml’den az olmalıdır. Vital kapasite için kişi rahat pozisyondayken test üç kez tekrar edilmeli, en iyi iki test arasındaki fark %5’ten az olmalıdır. Zorlu manevralarda da tekrar sayısı üç olmalı ve en iyi iki test arasındaki fark %5’ten veya 100 ml’den az olmalıdır. Yaş ilerledikçe FEV1’deki düşüş FVC’ye göre daha hızlı olur. Bu nedenle FEV1/FVC değeri için sabit bir oran kullanmak, 45 yaşın altında olanlarda havayolu obstrüksiyonunun atlanmasına, 70 yaşın üstünde olanlarda da olduğundan daha fazla havayolu obstrüksiyonu tanısı konulmasına neden olabilir. Bu durumun önüne geçmek için FEV1/FVC yorumlanırken sabit bir oran yerine FEV1/FVC < %5 LLN (Lower Limit of Normal – beklenen alt değer) kullanılır(11,12). Sonuç olarak, test doğru bir şekilde yapıldığında doğru sonuçlar elde edilir.

SOLUNUM FONKSİYON TESTİNDE ELDE EDİLEN ÖNEMLİ PARAMETRELER

Maksimal ekspiratuvar ve inspiratuvar akım-volüm halkası zorlu ekspirasyon ve bunu izleyen zorlu inspirasyon manevrası sırasında ortaya çıkan akım hızına karşılık gelen hacim değişikliğinin kaydedildiği grafiksel analiz biçimi olarak tanımlanır. Ventilatuvar kapasitenin değerlendirilmesinde kullanılan bir diğer eğri de volüm-zaman eğrisidir (Şekil 2).

Akım-volüm halkasının şeklinin analizi ile patoloji hakkında ayrıntılı bilgi elde edilebilir (Şekil 4a-f). Örneğin; astım ve kronik bronşit gibi intratorasik havayolları obstrüksiyonu bulunan hastalıklarda ekspiratuvar eğri önce lineer özelliğini kaybeder, obstrüksiyonun şiddeti arttıkça PEF azalır ve eğrinin son bölümü giderek uzar (Şekil 4a). Amfizem gibi akciğerin elastik yapısında hasarlanma olan durumlarda, periferik havayollarının çevresini saran desteğinin ortadan kalkmasıyla kollaps/sönme meydana gelir. Bu durumda PEF’ten sonra hava akım hızlarında ani bir düşme ve sonrasında giderek azalan ve uzayan bir ekspiratuvar akım hızı ile hava akım kısıtlanması gözlenir  (Şekil 4b) (13,14)

Şekil 2. Volüm- Zaman ve Akım Volüm Eğrileri ve ölçülen parametreler

Şekil 3. Örnek bir solunum fonksiyon testi 

Şekil 4.a-f: Akım volüm halkasında görülen çeşitli patolojiler. (a) Astım, (b) Amfizem, (c) restriktif patern, (d) fiks obstrüksiyon, (e) değişken ekstratorasik obstrüksiyon, (f) değişken intratorasik obstrüksiyon

Ölçülen/hesaplanan başlıca parametreler şunlardır(13,14):

1. Birinci saniyedeki zorlu ekspiratuar volüm (FEV1): Hızlı ve derin inspirasyonun ardından, zorlu ve hızlı ekspirasyonun birinci saniyesinde verilen edilen hava miktarıdır, efora bağımlıdır, ölçümü kooperasyon gerektirir. Büyük havayollarını yansıtır ve birimi mililitredir [1,4]. Normal olarak her yıl FEV1 ’de 30 mL azalma beklenir, sigara içenlerde bu azalma 45-90 mL’dir. Havayolu obstrüksiyonunda azalır, restriktif solunum fonksiyon kusuru varlığında FVC’nin azalmasına bağlı olarak azalır. Ölçümünün kolay olması, değişkenliğinin az olması nedeniyle havayolu obstrüksiyonunun değerlendirilmesi ve derecelendirilmesinde en yaygın kullanılan parametredir.

2. Zorlu Vital Kapasite (FVC): Derin ve maksimum bir inspirasyondan sonra maksimum zorlu ve hızlı bir ekspirasyonla akciğerden dışarı atılan hava hacmidir. FVC manevrası hava akım hızlarının ölçümü için sıklıkla kullanılır. FVC manevrası efora bağımlı olduğu için test sırasında kooperasyon gerekir. Bu nedenle testin basamakları hastaya iyi anlatılmalıdır. En az üç en fazla sekiz FVC manevrası yaptırılır. Sekiz denemeye rağmen güvenilir bir test elde edilemedi ise işlem sonlandırılmalıdır. Kabul edilebilirlik ve tekrar edilebilirlik kriterlerinin sağlandığı ölçümler yaş-boy-kilo-cinsiyet ve ırka uygun prediksiyon değerleri ile karşılaştırılır.

3. FEV1/FVC: Obstrüksiyonla restriksiyonu ayırmada kullanılan bir parametredir. Sağlıklı kişilerde FEV1/FVC oranı %70ve üzerindedir. Yaş ilerledikçe FEV1, FVC’ye göre daha hızlı azaldığı icin yaşla birlikte bu değer azalır. Obstrüksiyonda FEV1/FVC oranı %70’in altındadır. Hem obstrüksiyonun hem de restriksiyonun birlikte olduğu durumlarda da bu oran azalır. Restriksiyonda ise hem FEV1 hem de FVC aynı oranlarda azaldığından oran normal kalır.

4. Zirve (tepe) akım hızı (Peak Ekspiratory Flow-PEF): FVC manevrasının en erken döneminde ölçülen maksimum ekspiratuvar akım hızıdır. Efora, akciğer volümüne ve kooperasyona bağımlıdır, lt/sn olarak ifade edilir. PEF-metre ile ölçülürse lt/dk olarak belirtilir. Maksimum inspirasyonu takiben maksimum patlayıcı tarzdaki ekspirasyonla ilk 1 saniyelik efor sonrası elde edilen değerdir. Sağlıklı bireylerde, ekspiratuvar kas gücünü gösteren bir parametredir. Değişkenliği %30 gibi yüksek değerlerde olduğu için havayolu obstrüksiyonunu göstermede çok duyarlı değildir. Astım ve özellikle mesleksel astım tanı ve tedavisinin değerlendirilmesinde, PEF takip değerleri kullanılabilir.

KABUL EDİLEBİLİRLİK VE TEKRAR EDİLEBİLİRLİK KRİTERLERİ (14,15)

Spirometrik ölçümlerin güvenilir olması için testin kabul edilebilirlik ve tekrar edilebilirlik kriterlerini sağlamış olması gerekir. Spirometrik ölçüm için kabul edilebilirlik kriterleri şu şekildedir:

1. Akım-volüm eğrisinde artefakt olmamalı, öksürmemeli (birinci saniyeden sonra öksürenlerde FEV1 değeri kabul edilebilir), ekshalasyonun 1. saniyesinde nefes borusunun girişi kapatılmamalıdır. Testi erken bitirilmemeli, efor değişkenliği olmamalıdır. Ağızlıktan kacak olmamalı, ağızlık dille veya ısırılarak kapatılmamalıdır. Bu durumlar ve diğer bazı örnekler Şekil 5’te verilmiştir.

2. Test başlangıcı iyi olmalı, tepe akıma ulaşma suresi 120 msn’den kısa olmalıdır. İnspiryumdan sonra total akciğer kapasitesinde 1 saniyeden az bir duraklama olmalıdır.

3. Yeterli ekshalasyon yapılmalı, volüm-zaman eğrisinde plato çizilmelidir (Şekil 6). Ekshalasyonun sonunda en az 1 saniye volum değişikliği olmamalıdır. Test yaşlılarda veya obstruksiyonu olanlarda 15 saniyeye uzatılabilir.

Spirometrik ölçüm için tekrar edilebilirlik kriterleri şöyledir:

1. En yüksek iki FVC arasındaki fark ≤150mL olmalı ve

2. En yüksek iki FEV1 arasındaki fark ≤150mL olmalıdır.

Bu kriterler sağlanamaz ise uygunluk saptanana kadar (maksimum sekiz test) veya hasta testleri sürdüremeyene kadar yeni testler yapılır ve en iyi üç test kayda alınır.

Şekil 5. Akım-volüm eğrisinde görülebilecek durumlar (y ekseni akımı, x ekseni volümü göstermektedir) A. İyi efor gösterilmiş, B. Tereddütlü bir başlangıç yapılmış, C ve D. Maksimum efor sarfedilmemiş, E. İyi bir başlangıç yapılmasına rağmen test erken sonlandırılmış, F. Test sırasında öksürülmüş, G. Soluk verme aniden kesilmiş, H. Sigara içmeyen gençlerde olabilecek diz görünümü.

Şekil 6. Volüm zaman halkasının normal bireylerde (a) ve obstrüksiyon (b) ve restriksiyon (c) saptanan kişilerdeki görünümü.

İŞE GİRİŞTE /PERİYODİK MUAYENELERDE SFT’NİN DEĞERLENDİRİLMESİ

Solunum fonksiyonunun SFT ile değerlendirilmesinin işe giriş esnasında kişinin uygun işe yerleştirilmesi, periyodik muayene esnasında saptanan düşüklüğünde hastanın erken tanısı acısından önemi büyüktür. Çalışanlarda sağlık gözetiminde solunum fonksiyon testinin yapılması gerekliliği ve uygun olarak yapılan sağlık gözetimi sonucunda, çalışanın sağlığında şüpheli durum saptandığında, hekim mevzuata uygun olarak çalışanın ileri tetkiklerinin yapılmasını ve ilgili uzman tarafından değerlendirilmesini isteyebilir. Ayrıca mevcut hastalığın klinik düzeyini ve zaman içindeki seyrini değerlendirme bakımından solunum fonksiyon testleri yararlıdır(16). Sağlık gözetimi amaçlı tıbbi tetkikler ve Röntgen hizmetleri gezici İSG araçları kullanılarak da yapılabilmektedir. 29.04.2016 tarihinde 2016/7 sayılı Gezici İş Sağlığı ve Güvenliği Hizmetleri Genelgesi yürürlüğe girmiştir. Bu genelge ile illerde Gezici İSG hizmetlerinin standardizasyonun sağlanması, illerde gezici İSG hizmetlerinin yetkilendirilmesi ve denetlenmesinin İl Sağlık Müdürlükleri tarafından verilmesi hedeflenmiştir. Bu genelge kapsamında solunum fonksiyon testi iş yeri hekimi sorumluluğunda ilgili sağlık meslek mensubu tarafından yapılır ve iş yeri hekimi tarafından değerlendirilir(17).

PEF TAKİBİ(16)

Solunum yolu darlığının derecesinin gösterilmesi için kullanılan diğer bir yöntem PEF (Peak expiratory flow – Tepe akım hızı) ölçümüdür. Bilinen astım hastalığı olan veya belirli bir mesleki maruz kalımda, tetikleyicinin rolünü değerlendirmek için kullanılır. Özellikle mesleki astımdan şüphelenilen çalışanlarda başvurulan önemli bir değerlendirme ve izlem yöntemidir. Zorlu ekspirasyonun başlangıcında kişinin ulaşabileceği en yüksek akım hızı ortaya çıkar, bu akım hızı PEF olarak adlandırılmıştır. Tepe akım hızı PEFmetre ile ölçülür. PEFmetreler ucuz, taşınabilir ve hastanın evde hava akımı değerlerini günlük takip edebilmesi için ideal araçlardır. Bu araçlar kişilerin hava çıkış hızını takip etmek için kullanılırlar. Pefmetre ölçümünde ibre sıfıra getirilir. Ağız kısmı, dudaklar ile iyice sarılmalıdır. Derin bir nefes alıp ani ve hızla üflenir. İbrenin gösterdiği sayı okunur. Bu işlem üç kez tekrarlanır, en yüksek değer takip formuna ayrılan yere kaydedilir. Pefmetrelerin manuel ve elektronik çeşitleri bulunmaktadır (Şekil 7). Elektronik Pefmetrenin ölçüm hafızası olması nedeniyle geriye dönük olarak kayıtların incelenmesine olanak sağlar. Elektronik Pefmetredeki veriler USB aracılıyla bilgisayara transfer edilebilir. PEF ölçümü efora bağımlı olduğundan ve cihazlar arasında değerler değişkenlik gösterebileceğinden yorumlanmasında dikkatli olunmalıdır. PEF değeri sabah solunum yolu ilacı kullanımından önce yani PEF değerinin en düşük olması beklendiği zamanda; akşam ise solunum yolu ilacı kullanımından sonra yani değerler en yüksek durumdayken ölçülür. PEF değişkenliği, o gün içerisindeki en yüksek ve en düşük PEF değerleri arasındaki farkın yüzde olarak ifade edilmesidir. Bu farkın %20’nin üzerinde olması astım lehine kabul edilir. Ülkemizde meslek hastalığına ilişkin ulusal mevzuatta, rapor düzenleyen sağlık hizmet sunucularının sağlık kurulu raporlarında meslek astımı vakaları için tatil döneminde 15 gün, iş ortamında 20 gün süreyle günde dört kez PEF değerinin belirlenmesi istenmektedir (18).

Şekil 7. Manuel ve elektronik pefmetre örnekleri

SERİ FEV1 VE PEF TAKİBİ(19)

İş yerinde işe başlamadan ve iş günü boyunca seri FEV1 ölçümleri yapılarak etkenlere maruziyetin havayolu üzerindeki etkisinin incelenmesini sağlar. Hastanın işe gitmediği bir kontrol gününde de FEV1’deki değişkenliği saptamak amacıyla aynı aralık ve sıklıkta ölçüm yapılmış olmalıdır. Seri FEV1 takibi ile ilgili sınırlı veri olmakla birlikte özellikle iş yerinde çoklu maruziyeti olan kişilerde tercih edilebilir.

Çalışma ve iş yeri dışındaki dönemlerde seri PEF takibi hem basit ve ucuz bir yaklaşımdır, hem de iş yerindeki maruziyet ile havayolu fonksiyonları arasındaki ilişkiyi gösteren objektif bir ölçümdür. Çalışma dönemi ve iş yeri dışı olmak üzere en az 3-4 hafta, günde 4 PEF ölçümü yapılmalıdır. Seri PEF takibindeki en önemli sorun sonuçların değerlendirilmesinde standart bir yöntemin olmamasıdır. Değerlendirme konuda uzmanlaşmış kişiler tarafından yapılabilir. Efora bağlı olması, kooperasyon gerektirmesi, hasta tarafından işini kaybetme korkusu veya maluliyet alma isteği gibi nedenlerle değiştirilebilmesi ve neden olan etken konusunda fikir vermemesi seri PEF takibi değerlendirmesinin en önemli kısıtlılıklarındandır.

Kaynaklar:

  • Gold WM. Pulmonary Function Testing. In: Jason RJ, Broaddus VC, Murray JF, Nadel JA; eds. Textbook of Respiratory Medicine. 4th ed. Philadelphia: Elsevier Saunders, 2005: 671-740.
  • Cotes JE, Chinn DJ, Miller MR. Lung Function: physiology, measurement and application in medicine. Sixth edition. Oxford: Blackwell Publishing, 2006: 111-7.
  • Graham BL, Steenbruggen I, Miller MR, et al. Standardization of Spirometry 2019 Update. An Official American Thoracic Society and European Respiratory Society Technical Statement. Am J Respir Crit Care Med. 2019;200(8):e70-e88. doi: 10.1164/ rccm.201908-1590ST. PubMed PMID: 31613151; PubMed Central PMCID: PMC6794117.
  • Koc, N. Akciğer fonksiyon testlerinde laboratuvar ekipmanı, ekip, standardizasyon ve hastanın hazırlanması. In: Yıldırım N.ed. Akciğer Fonksiyon testleri: Fizyolojiden Klinik Uygulamaya. İstanbul: Turgut Yayıncılık, 2004: 227-42.
  • Gardner RM, Clausen JL, Epler G, et al. Pulmonary function laboratory personel qualifications. Am Rev Respir Dis 1986; 134: 623-4.
  • Solunum fonksiyon testleri. Saryal S, Ulubay, G., editor. İstanbul: AVES Yayıncılık, ADA Ofset Matbaacılık Ticaret Limited Şirketi; 2012.
  • Johns DP, Ingram C, Booth H, et al. Effect of a microaerosol barrier filter on the measurement of lung function. Chest 1995; 107: 1045-8.
  • Denison DM, Cramer DS, Hanson PJV. Lung function testing and AIDS. Respir Med 1989; 83: 133-8.
  • Tatlıcıoğlu T. Solunum fonksiyon testleri. Nonspesifik Göğüs Hastalıkları. Ozyardımcı N.(ed). UU Yayınevi. Bursa.1999: 159-86.
  • Townsend MC. Spirometric forced expiratory volumes measured in the standing versus the sitting posture. Am Rev Respir Dis 1984; 130: 123-4.
  • Pellegrino R, Viegi G, Brusasco V, et al. Interpretative strategies for lung function tests. Eur Respir J. 2005;26(5):948-968. doi:10.1183/09031936.05.00035205
  • Rabe KF, Hurd S, Anzueto A, et al. Global strategy for the diagnosis, management, and prevention of chronic obstructive pulmonary disease: GOLD executive summary. Am J Respir Crit Care Med. 2007;176(6):532-555. doi:10.1164/rccm.200703-456SO
  • CD. M. Ruppel’s Manual of Pulmonary Function Testing. 11th ed. St.Louis: Elsevier; 2018.
  • Ulubay G, Dilektaşlı AG, Börekçi Ş, et al. Türk Toraks Derneği Solunum Fonksiyon Testlerine Yönelik Tanısal Yaklaşım Uzlaşı Raporu. Turkish Thoracic Society Consensus Report: Interpretation of Spirometry. Turk Thorac J. 2019;20(1):69-89. Published 2019 Jan 1. doi:10.5152/TurkThoracJ.2018.180175
  • Stanojevic S, Kaminsky DA, Miller MR, et al. ERS/ATS technical standard on interpretive strategies for routine lung function tests. Eur Respir J. 2022;60(1):2101499. Published 2022 Jul 13. doi:10.1183/13993003.01499-2021
  • Koyuncu A, Demir AU. İş Yerlerinde Sağlık Gözetiminde Solunum Sistemi Tetkikleri. In: Yıldız, A.N., Sandal, A. (Eds.). İş Sağlığı ve Güvenliği Meslek Hastalıkları. Ankara: Hacettepe Üniversitesi Yayını, 2020: 867-875. ISBN: 978-975-491-506-8
  • T. C. Sağlık Bakanlığı Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü Gezici İSG Hizmetleri Genelgesi. 29.04.2016 https://hsgm.saglik.gov.tr/depo/Mevzuat/Genelgeler/2016-7_Gezici_Is_Sagligi_Guvenligi_Hizmetleri_Genelgesi.pdf (Erişim Tarihi 06.12.2024)
  • T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Genel Sağlık Sigortası Genel Müdürlüğü. (2011). 49 Sayılı Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Tespit İşlemleri Genelgesi. Ankara: T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Genel Sağlık Sigortası Genel Müdürlüğü.
  • Mungan D. İş ile İlişkili Astım- Tanımlar ve Tanı Yöntemleri. In: Uçan ES, Ergan B (Eds). İş ve Meslek Hastalıkları. Ankara: Türk Toraks Derneği Eğitim Kitapları Serisi, Aralık 2022: 66-80. ISBN: 978-605-72782-1-0
Admin

Admin
ADMINISTRATOR
PROFILE